Research Article
Adem Özkan, CEMAL OZDEMIR
Journal of Research in Turkic Languages, Volume 5, Issue 1, pp. 21-36
ABSTRACT
Motivation is finding the strength of a person with the effect of external and internal factors. In order for this unending power to reach the desired goal, people need to direct it with their own will and determination. Motivation is a responsibility from the start. This responsibility can sometimes be seen in the field of education and sometimes in business life. It is possible to see motivation in almost all areas of life. The aim of this study is to determine the motivation deficiencies in the education-teaching adventure and to offer solutions. Motivation has been present in life for centuries whether we are always aware of it or not. A word used, every implied word or every subject that is not explained correctly is an effective factor in the decrease or even loss of motivation. In this study, motivation-centered problems in teaching Turkish as a foreign language at A2 level are emphasized. Aresearch was conducted on the students of Suleyman Demirel University (SDU) who received education in Kazakhstan. Within the framework of the research, a questionnaire was applied to 130 students in the 2nd grade at A2 level. Qualitative and quantitative (mixed method) were used in the research. Obtained results were tabulated by using SPSS application. In line with these data, while determining the relationship between motivation and teacher, success, view of the lesson, reward-punishment and self-confidence factors; no relationship was found between motivation and family and ability factors.
Keywords: A2 level, Kazakh students, Motivation, Turkish as a foreign language
ÖZ
Motivasyon dışsal ve içsel faktörlerin etkisi ile insanın var olan gücünü bulmasıdır. Ortaya çıkan bu bitmeyen gücün istenilen hedefe ulaşması için insanın kendi istek ve azmiyle yönlendirmesi gerekmektedir. Motivasyon başlangıç itibarıyla bir sorumluluktur. Bu sorumluluk bazen eğitim alanında bazen iş hayatında görülebilmektedir. Hayatın neredeyse tüm alanlarında motivasyonu görmek mümkündür. Bu çalışmanın amacı, eğitim-öğretim serüveninde motivasyon eksikliklerini belirlemek ve çözüm önerileri sunmaktır. Yapılan bu çalışmada yabancı dil olarak A2 seviyesindeki Türkçe öğretiminde motivasyon merkezli problemlerin üzerinde durulmaktadır. Kazakistan’da eğitim-öğretim alan SDÜ’nün öğrencileri üzerinde araştırma yapılmıştır. Araştırma çerçevesinde 2. sınıfta okuyan A2 düzeyindeki 130 öğrenciye anket uygulanmıştır. Araştırmada nitel ve nicel (karma metot) uygulanmıştır. Elde edilen sonuçlar SPSS uygulamasından yararlanılarak tablolaştırılmıştır. Bu veriler doğrultusunda motivasyon ile öğretmen, başarı, derse bakış, ödül-ceza ve özgüven faktörleri arasında ilişki tespit edilirken; motivasyon ile aile ve yetenek faktörleri arasında ilişki tespit edilmemiştir.
Keywords: Motivasyon, Yabancı dil olarak Türkçe, A2 seviyesi, Kazak öğrenciler.
Research Article
Yeliz Kılınç, Deniz Yaman, Aslı Ayaz, Sara Samur Ergüven, Nur Mollaoğlu
Ortadogu Tıp Derg, Volume 11, Issue 3, pp. 271-276
ABSTRACT
Aim: Undergraduate dental education has been an important issue on oral surgery and there have been many tools to improve the skills of dental students. The aim of this study was to assess two different teaching methods on oral surgery for undergraduate dental education.
Material and Methods: A total of 84 third-year dental students without any declared previous experience on surgery were divided into two groups. Group 1 was given a lecture and slide presentation regarding the extraction of teeth 17 and 37. Group 2 received a demonstration of tooth extraction performed on the plastic skull model in addition to lecture and slide presentation. Baseline knowledge was measured using a questionnaire that consisted of 14-item check list. Data analysis was carried out using the SPSS (version 15) statistical software package. One-Sample Kolmogorov-Smirnov test and Kruskal Wallis test were performed for the statistical assessment.
Results: Group 2 presented statistically significant better learning scores. Demonstration was determined to be related with higher scores.
Conclusions: The present study reveals that demonstration is more beneficial in teaching basic surgical skills for tooth extraction. Thus, teaching methods are suggested to be performed with demonstration in the preclinical educational programs.
Keywords: dental education, dental students, oral surgery, teaching
ÖZ
Amaç: Diş hekimliği eğitiminde oral cerrahinin yeri önemlidir ve diş hekimliği öğrencilerinin becerilerini geliştirmek için pek çok yöntem mevcuttur. Bu çalışmanın amacı diş hekimliği eğitiminde oral cerrahide iki farklı öğretim yönteminin değerlendirilmesidir.
Gereç ve Yöntemler: Daha önce oral cerrahi deneyimi olmayan toplam 84 üçüncü sınıf öğrencisi iki gruba ayrıldı. Grup 1’e 17 ve 37 nolu dişlerin çekimi ile ilgili bir ders ve slayt sunumu yapıldı. Grup 2’ye ders ve slayt sunumuna ek olarak kafatası modeli üzerinde diş çekimi demonstrasyonu yapıldı. Temel bilgi kazanımı 14 maddelik kontrol listesinden oluşan bir anket kullanılarak ölçüldü. Veri analizi SPSS (Sürüm 15) istatistik yazılım paketi kullanılarak gerçekleştirildi. İstatistiksel değerlendirme için Kolmogorov Smirnov tek örnek testi ve Kruskal Wallis testi kullanıldı.
Bulgular: Grup 2’de istatistiksel olarak daha anlamlı öğrenme skorları gözlendi. Demonstrasyonun daha yüksek öğrenme skorları ile ilişkili olduğu belirlendi.
Sonuçlar: Bu çalışma diş çekimi için temel cerrahi becerilerin öğretilmesinde model üzerinde yapılan demonstrasyonun daha yararlı olduğunu ortaya koymaktadır. Bu nedenle, öğretim yöntemlerinin klinik öncesi eğitim programlarında demonstrasyon ile gerçekleştirilmesi önerilmektedir.
Keywords: diş hekimliği eğitimi, diş hekimliği öğrencileri, oral cerrahi, öğretme
Research Article
Osman Kukula
Ortadogu Tıp Derg, Volume 11, Issue 3, pp. 239-243
ABSTRACT
Aim: Antibiotics are substances that kill microorganisms without harming humans or prevent the growth of microorganisms. In which patients these side effects may be more visible or the factors that may produce side effects should be determined in advance. The pharmacological properties of the antibiotic to be given to a patient for successful antibiotic treatment should be well known.
Material and Methods: The study was a descriptive study conducted in Samsun Ondokuzmayıs University site on March-April 2018. The study was conducted with the aim of assessing the use of antibiotics by medical school students. The prepared questionnaire was applied at 640 medical school students who agreed to participate in the study with face-to-face interview technique. There were questions about the use of antibiotics in the questionnaire. Descriptive statistics were used in the evaluation of data.
Results: The study group stated that 80.3% (n = 514) used antibiotics with a physician’s prescription and 26.2% (n = 168) used antibiotics for the period recommended by the physician. They stated that 14.5% (n = 93) of the participants used cigarettes and 17.5% (n = 112) had a chronic disease. 40.9% (n = 262) reported using antibiotics in the last 1 month. 51.5% (n = 330) of participants stated that they used other drugs together with antibiotics.
Conclusion: As in the whole world, the use of wrong and unnecessary drugs in our country is a serious problem affecting public health. Immunity to antibiotics occurs when the medication no longer works against bacteria. In such conditions, treatment is difficult, the healing period is long, and you may need to apply for longer and more expensive treatments. Raising awareness of the need to increase training programs for the use of antibiotics can be said to be important and necessary.
Keywords: antibiotic use, information, student
ÖZ
Amaç: Antibiyotikler, mikroorganizmaları insanlara zarar vermeden öldüren veya mikroorganizmaların çoğalmasını önleyen maddelerdir. Hangi hastalarda bu yan tesirlerin daha fazla görülebileceği veya yan tesirleri ortaya çıkarabilecek faktörlerin neler olabileceği önceden saptanmalıdır. Başarılı bir antibiyotik tedavisi için hastaya verilecek antibiyotiğin farmakolojik özelliklerinin çok iyi bilinmesi gerekmektedir.
Gereç ve Yöntemler: Çalışma Mart-Nisan 2018 tarihinde Samsun Ondokuzmayıs Üniversitesinde yapılan tanımlayıcı tipte bir araştırmadır. Çalışma, tıp fakültesi öğrencilerinin antibiyotik kullanma durumlarının değerlendirilmesi amacı ile yapıldı. Hazırlanan anket yüz-yüze görüşme tekniği ile çalışmaya katılmayı kabul eden 640 Tıp Fakültesi öğrencisinde uygulandı. Ankette kişilerin antibiyotik kullanma durumlarının değerlendirilmesine yönelik sorular yer aldı. Verilerin değerlendirilmesinde tanımlayıcı istatistikler kullanıldı.
Bulgular: Çalışma grubunun %80,3’si (n=514) hekim reçetesi ile antibiyotik kullandıklarını, %26,2 si (n=168) hekimin önerdiği süre antibiyotiği kullandıklarını ifade etmişlerdir. Katılımcıların %14,5’i (n=93) sigara kullandığını ve %17,5’i (n=112) kronik bir hastalığı bulunduğunu belirtmişlerdir. %40,9 u (n=262) ise son 1 ay içinde antibiyotik kullandıklarını bildirmişlerdir. Katılımcıların %51,5’i (n=330) antibiyotiklerle beraber başka ilaç kullandıklarını ifade etmişlerdir.
Sonuçlar: Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de yanlış ve gereksiz ilaç kullanımı halk sağlığını etkileyen ciddi bir sorundur. Antibiyotiğe karşı oluşan bağışıklık, ilaç artık bakterilere karşı işe yaramamaya başladığında ortaya çıkar. Bu gibi rahatsızlıklarda tedavi zorlaşır, iyileşme süresi uzar ve daha uzun ve pahalı tedavilere başvurmanız gerekebilir. Antibiyotik kullanımına yönelik eğitim programlarının artırılması farkındalığın oluşturulmasının önemli ve gerekli olduğu söylenebilir.
Keywords: antibiyotik kullanımı, bilgi, öğrenci
Research Article
Ferhat Coşkun, Birgül Özçırpıcı, Servet Özgür
Ortadogu Tıp Derg, Volume 11, Issue 2, pp. 143-147
ABSTRACT
Aim: Alcohol and drug consumption is a growing public health problem in the world and in our country. Therefore, we aim to study alcohol and drug usage of undergraduate students in Gaziantep University Central Campus and to determine the factors that affect it.
Material and Method: To determine the change of the alcohol and drug usage among the first and last year university students, all 1352 first-year students and all 865 last year students within whole departments and without any sample selection had been participated in the survey of this study. A questionnaire including 39 personal and alcohol and drug usage related questions had been completed by the students in their class. SPSS package program had been used for data evaluation.
Results: We determined that 56.8% of the men and 44.0% of the women had consumed alcohol at least once; 8.6% of the men and 2.1% of the women had used drug at least once. We found out that 65.5% of the last year students and 43.2% of the first-year students had consumed alcohol at least once; 8.3% of the last year students and 4.6% of the first-year students had used drug at least once. Based on the results of logistic regression analysis, current alcohol consumption of students has increased 15.152 times by the effect of alcohol consumption in their close circle, 1.898 times in the last year of the university and 1.704 times as being a male. The current drug usage has increased 66.667 times by the effect of drug usage in their close circle, 4.167 times related with current alcohol consumption and 3.049 times due to school failure.
Discussion: The same as all over the world, alcohol and drug consumption is one of the main problems both among university students and in our country. Since the alcohol and drug consumption rates in the last year were higher than the first year, it’s thought that the university life has an increasing effect on alcohol and drug consumption. Thus, to reduce alcohol and drug consumption rates of students, we suggest to give them health and addiction-related trainings and help them in all kinds of problems. Primarily families, health professionals and community have the responsibility for the prevention of the addiction.
Keywords: alcohol, drug, university student
ÖZ
Amaç: Alkol ve madde kullanımı, dünyada ve ülkemizde giderek artan bir halk sağlığı problemi olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu nedenle araştırmamızda Gaziantep Üniversitesi merkez kampüsündeki lisans öğrencilerinde alkol ve madde kullanım durumu ve bunu etkileyen faktörleri belirlemek amaçlanmıştır.
Gereç ve Yöntem: Üniversite öğrencilerinin üniversiteye başlarken ve bitirirken alkol ve madde kullanım durumunu belirlemek amacıyla tüm lisans bölümlerinin ilk sınıflarındaki 1352 ve son sınıflarındaki 865 öğrencinin hepsi örnek seçilmeden araştırmaya dahil edilmiştir. Öğrencilere sınıflarında 39 soruluk kişisel bilgiler ve alkol ve madde kullanım durumunu içeren soru kağıtları uygulanmıştır. Veriler SPSS istatistik paket programında değerlendirilmiştir.
Bulgular: Araştırmaya katılan erkek öğrencilerin %56,8’inin, kız öğrencilerin %44,0’ının en az bir kez alkolü denediği; erkek öğrencilerin %8,6’sının, kız öğrencilerin %2,1’inin en az bir kez madde kullandığı belirlenmiştir (p=0,000). Son sınıf öğrencilerinin %65,5 inin, ilk sınıf öğrencilerinin %43,2 sinin en az bir kez alkol; son sınıf öğrencilerinin %8,3 ünün, ilk sınıf öğrencilerinin %4,6 sının en az bir kez madde kullandığı saptanmıştır (p=0,000). Lojistik regresyon analiz sonuçlarına göre halen alkol kullanımını yakın çevresinde alkol kullanan olması 15,152 kat, son sınıfta okuma 1,898 kat ve erkek cinsiyette olma 1,704 kat artırmaktadır. Halen madde kullanımını ise yakın çevresinde madde kullanan olması 66,667 kat, halen alkol kullanımı 4,167 kat ve okul başarısının kötü olması 3,049 kat artırmaktadır.
Tartışma: Alkol ve madde kullanımı tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde ve üniversite öğrencileri arasında önemli sorun teşkil etmektedir. Kullanım oranlarının son sınıf öğrencilerinde ilk sınıf öğrencilerinden daha yüksek olması nedeniyle üniversite yaşamının alkol ve madde kullanımını artırıcı bir etkisi olduğu düşünülmektedir. Öğrencilerin alkol ve madde kullanım oranlarını düşürmek için, sağlık ve madde bağımlılığı konusunda eğitimler verilmesi ve üniversite hayatlarında karşılaşacakları sorunlarda kendilerine destek olunması önerilmektedir. Bağımlılığı önlemede öncelikle ailelere, sağlık çalışanlarına ve topluma büyük görevler düşmektedir.
Keywords: alkol, madde, üniversite öğrencisi
Research Article
Cemal x Cemal Özdemir
Journal of Research in Turkic Languages, Volume 1, Issue 1, pp. 1-21
ABSTRACT
While new languages that individuals learn can sometimes be close to their mother tongues, they can sometimes be quite distant from them. At times, they experience negative transmission problem while learning a language close to their native language. It is quite likely that Kazakh learners of Turkish encounter this problem and make variety of mistakes especially when writing consonant letters. The research questions of this study are as follows: “Do Kazakh students use consonants through a positive or negative transmission when their writing skills?” and “What kind of solutions should be offered to the problems related to transfer of letters that Kazakh students experience in their writing skills?” A total of 77 Kazakh learners of Turkish as Foreign Language at A2 level made practices through dictation. 3 extracts, selected from 10 texts chosen from the literature as a result of receiving expert opinions in order to be used in the study, were applied to Kazakh students. The researcher allowed the students to write these texts after dictation. The collected data were analyzed by the researcher with the help of Excel software program. Then, scripts that belong to 11 students were randomly selected from the papers of 77 students. The frequency of errors and types of errors that these 11 students made concerning with the writing of consonant sounds on their dictation papers were classified within the scope of sound changes seen in consonant sounds. It was determined by considering the findings of the study that Kazakh learners made various types of errors related to continuity, discontinuity, consonant-vowel changes and other consonant changes.
Keywords: Kazakh students, Turkish teaching, Consonant, Writing skills
ÖZ
Bireylerin öğrendikleri yeni diller bazen anadile yakın bazen de uzak olabilmektedir. Anadiline yakın bir dili öğrenirken bireyler bazen olumsuz aktarım sorunu yaşamaktadırlar. Türkçe öğrenen Kazak öğrencilerin de söz konusu bu sorunu yaşamaları ve özellikle ünsüz harfleri yazarken farklı yanlışlar yapmaları kaçınılmazdır. Araştırmanın soruları şu şekildedir: “Kazak öğrenciler yazma becerilerinde ünsüz harfleri olumlu mu olumsuz mu aktarımla kullanmaktadır?” ve “Kazak öğrencilerin yazma becerilerinde yaşanan harf aktarımlarına ilişkin sorunlara nasıl bir yöntemle çözüm bulunmalıdır?”. Yabancı dil olarak Türkçe öğrenen A2 seviyesindeki 77 Kazak öğrenciye dikte yoluyla uygulama yaptırılmıştır. Araştırmada kullanılmak üzere alan yazından seçilen 10 metin içerisinden uzman görüşlerinin alınması neticesinde seçilen 3 metin Kazak öğrencilere uygulanmıştır. Araştırmacı, belirlenen metinleri okuyarak öğrencilerin bu metinleri yazmasını sağlamıştır. Elde edilen veriler araştırmacı tarafından Excel programı yardımıyla çözümlenmiştir. Sonrasında 77 öğrenci arasından 11 öğrenciye ait kağıtlar rastgele bir şekilde seçilmiştir. Bu 11 öğrencinin dikte kağıtlarında ünsüz seslerin yazımı ile ilgili yaptıkları yanlış sıklıkları ve yanlış türleri ünsüz seslerde görülen ses değişiklikleri kapsamında sınıflandırılmıştır. Araştırma neticesindeki bulgular göz önüne alındığında Kazak öğrencilerin süreklileşme, süreksizleşme, ünsüz ünlü değişimi, diğer ünsüz değişiklikleri gibi kısımlara ait değişik türde yanlışlar yaptıkları belirlenmiştir.
Keywords: Kazak öğrenciler, Türkçe öğretimi, Ünsüz, Yazma becerisi
Research Article
Cemal Özdemir
Journal of Research in Turkic Languages, Volume 1, Issue 1, pp. 1-21
ABSTRACT
While new languages that individuals learn can sometimes be close to their mother tongues, they can sometimes be quite distant from them. At times, they experience negative transmission problem while learning a language close to their native language. It is quite likely that Kazakh learners of Turkish encounter this problem and make variety of mistakes especially when writing consonant letters. The research questions of this study are as follows: “Do Kazakh students use consonants through a positive or negative transmission when their writing skills?” and “What kind of solutions should be offered to the problems related to transfer of letters that Kazakh students experience in their writing skills?” A total of 77 Kazakh learners of Turkish as Foreign Language at A2 level made practices through dictation. 3 extracts, selected from 10 texts chosen from the literature as a result of receiving expert opinions in order to be used in the study, were applied to Kazakh students. The researcher allowed the students to write these texts after dictation. The collected data were analyzed by the researcher with the help of Excel software program. Then, scripts that belong to 11 students were randomly selected from the papers of 77 students. The frequency of errors and types of errors that these 11 students made concerning with the writing of consonant sounds on their dictation papers were classified within the scope of sound changes seen in consonant sounds. It was determined by considering the findings of the study that Kazakh learners made various types of errors related to continuity, discontinuity, consonant-vowel changes and other consonant changes.
Keywords: Kazakh students, Turkish teaching, consonant, writing skills
ÖZ
Bireylerin öğrendikleri yeni diller bazen anadile yakın bazen de uzak olabilmektedir. Anadiline yakın bir dili öğrenirken bireyler bazen olumsuz aktarım sorunu yaşamaktadırlar. Türkçe öğrenen Kazak öğrencilerin de söz konusu bu sorunu yaşamaları ve özellikle ünsüz harfleri yazarken farklı yanlışlar yapmaları kaçınılmazdır. Araştırmanın soruları şu şekildedir: “Kazak öğrenciler yazma becerilerinde ünsüz harfleri olumlu mu olumsuz mu aktarımla kullanmaktadır?” ve “Kazak öğrencilerin yazma becerilerinde yaşanan harf aktarımlarına ilişkin sorunlara nasıl bir yöntemle çözüm bulunmalıdır?”. Yabancı dil olarak Türkçe öğrenen A2 seviyesindeki 77 Kazak öğrenciye dikte yoluyla uygulama yaptırılmıştır. Araştırmada kullanılmak üzere alan yazından seçilen 10 metin içerisinden uzman görüşlerinin alınması neticesinde seçilen 3 metin Kazak öğrencilere uygulanmıştır. Araştırmacı, belirlenen metinleri okuyarak öğrencilerin bu metinleri yazmasını sağlamıştır. Elde edilen veriler araştırmacı tarafından Excel programı yardımıyla çözümlenmiştir. Sonrasında 77 öğrenci arasından 11 öğrenciye ait kağıtlar rastgele bir şekilde seçilmiştir. Bu 11 öğrencinin dikte kağıtlarında ünsüz seslerin yazımı ile ilgili yaptıkları yanlış sıklıkları ve yanlış türleri ünsüz seslerde görülen ses değişiklikleri kapsamında sınıflandırılmıştır. Araştırma neticesindeki bulgular göz önüne alındığında Kazak öğrencilerin süreklileşme, süreksizleşme, ünsüz ünlü değişimi, diğer ünsüz değişiklikleri gibi kısımlara ait değişik türde yanlışlar yaptıkları belirlenmiştir.
Keywords: Kazak öğrenciler, Türkçe öğretimi, ünsüz, yazma becerisi