Case Report
Hatice Kansu Çelik, Sinem Eldem, Esra Yaşar Çelik, Burcu Kısa Karakaya, Serpil Ünlü, Yasemin Taşçı, Yaprak Engin Üstün
Ortadogu Tıp Derg, Volume 10, Issue 3, pp. 391-393
ABSTRACT
A 28 years old, 19 weeks pregnant woman ( gravida 3, parity 2, alive 2) admitted to our hospital from outpatient clinic with positive antirubella IgM and IgG results. In our hospital Rubella IgG avidity test was high (88%). Two years ago at her previous pregnancy, antirubella IgM and IgG antibodies had been found to be positive. Fetal anomaly screening ultrasound at 21th week of pregnancy had no classical finding of congenital rubella syndrome. Pregnancy termination was not recommended and she delivered a healthy baby.
Keywords: Rubella virus, pregnancy, rubella IgM antibody, persistant
ÖZ
28 yaşında, gravida 3, parite 2, yaşayan 2, 19 hafta gebe olan hasta dış merkez tarafından kliniğimize pozitif antirubella IgM ve IgG sonuçları nedeniyle yönlendilirdi. Hastanemizde Rubella IgG avidite testi yüksek (%88) saptandı. 2 sene önceki gebelik döneminde yapılan Rubella IgM ve IgG antikorları da pozitif gelen hastanın sonuçları eski enfeksiyon lehine yorumlandı. 21. hafta fetal anomali ultrason taramasında konjenital rubella sendromuyla ilgili bulgu saptanmadı. Hastaya gebelik terminasyonu önerilmedi ve hasta sağlıklı bir bebek doğurdu.
Keywords: Rubella virüsü, gebelik, rubella IgM antikor, persiste
Research Article
Cemile Dayangan Sayan, Mahmut İlkin Yeral
Ortadogu Tıp Derg, Volume 10, Issue 1, pp. 51-56
ABSTRACT
Aim: Intrauterine growth restriction (IUGR) is still an important pregnancy complication bringing on perinatal mortality and morbidity. Placental vascular dysfunction and subsequent obliteration of placental blood vessels are mostly accepted etiopathological factors of intrauterine growth restriction similar with preeclampsia. We aimed to investigate the possible difference between pregnant women suffering from intrauterine growth restriction and healty pregnant women for parameters of platelet count, platelet crit, platelet distribution crit and mean platelet volume.
Material and Method: This case- control study was conducted with 179 pregnant women. The study population was consisted of 94 pregnant women complicated with idiopathic IUGR (study group) and 85 healty pregnant women (control group). IUGR group was divided in two subgroups according to umbilical artery doppler velocimetry measurements. Complete blood count parameters including hemoglobin, platelet count, platelet distribution width (PDW), platelet crit (PCT), mean platelet volume (MPV) and white blood cell count (WBC) were measured.
Results: There was no significant difference between the groups for parameters of hemoglobin, PC and PCT. The mean amniotic fluid index of IUGR group was significantly lower than the control group (p=0.000). The mean WBC, MPV and PDW levels of IUGR group were significantly higher than the control group (p=0.013, p=0.047 and 0.035, respectively). The mean MPV level of IUGR group 1(umbilical artery S/D˃3) was significantly higher than that of IUGR group 2 (umbilical artery S/D<3) (p=0.045).
Conclusions: In the present study, we observed a significant difference between IUGR and healty pregnant women for platelet parameters of MPV and PDW. Beside this, we also observed higher MPV values in IUGR patients with increased umblical artery resistance compared to that in IUGR patients with normal umblical artery blood flow. Further studies are needed to discuss our results.
Keywords: Intrauterine growth restriction, pregnancy, platelet
ÖZ
Amaç: İntrauterin gelişme geriliği (IUGR) günümüzde halen önemli bir gebelik komplikasyonu olup, perinatal mortalite ve morbiditeye neden olur. Plasental vasküler disfonksiyon ve bunu takiben plasental kan damarlarının obliterasyonu, preeklampsi ile benzer şekilde çoğunlukla intrauterin büyüme kısıtlamasının etyopatolojik faktörleri olarak kabul edilmektedir. Bu çalışmada intrauterin gelişme geriliği olan gebeler ile sağlıklı gebeler arasında trombosit sayısı, trombosit kriteri, trombosit dağılım kriteri ve ortalama trombosit hacmi parametreleri açısından olası farkın araştırılması amaçlandı.
Gereç ve Yöntem: Bu vaka kontrol çalışması 179 gebe ile yürütülmüştür. Çalışma popülasyonu, idiyopatik İUGR ile komplike olan 94 gebe (çalışma grubu) ve 85 sağlıklı gebeden (kontrol grubu) oluşmaktadır. IUGR grubu umbilikal arter doppler velosimetri ölçümlerine göre iki alt gruba ayrıldı. Hemoglobin, trombosit sayısı, PDW, PCT, PC, MPV ve beyaz küre sayısı (WBC) gibi tam kan sayımı parametreleri ölçüldü.
Bulgular: Hemoglobin, PC ve PCT parametreleri açısından gruplar arasında anlamlı fark yoktu. IUGR grubunun ortalama amniotik sıvı indeksi kontrol grubuna göre anlamlı derecede düşüktü (p = 0.000). IUGR grubunun ortalama WBC, MPV ve PDW değerleri kontrol grubundan anlamlı derecede yüksekti (sırasıyla p = 0.013, p = 0.047 ve p= 0.035). IUGR 1. Grubunun (umbilikal arter S/D>3) ortalama MPV düzeyi IUGR 2. Grubununkinden (umbilikal arter S/D<3) anlamlı derecede yüksekti (p = 0.045).
Sonuçlar: Bu çalışmada, MPV ve PDW değerleri açısından İUGR olan gebeler ile sağlıklı gebeler arasında anlamlı bir farklılık olduğunu gözlemledik. Bunun yanında, normal umblikal arter kan akımına sahip IUGR hastalarıyla karşılaştırıldığında, umblikal arter direncinde artış bulunan IUGR hastalarında MPV değerleri daha yüksekti. Sonuçlarımız tartışmak için yeni çalışmalara ihtiyaç bulunmaktadır.
Keywords: İntrauterin gelişme geriliği, gebelik, platelet
Research Article
Ayşegül Altunkeser
Ortadogu Tıp Derg, Volume 10, Issue 1, pp. 1-7
ABSTRACT
Aim: Ramaddan is a month of religious fasting within a year in which eating and drinking are prohibited during the time between sunrise and sunset. We investigated whether there is an effect by prolonged periods with no fluid or food ingestion during long and hot days of Ramaddan in 2014 on obstetric B-mod and Doppler ultrasound parameters.
Material and Method: Our study included a total of 187 pregnant women admitted to our department with the request for obstetric ultrasound between June 28 and July 27, 2014. Ninety-five pregnant were recorded as the fasting group and 92 were recorded as the non-fasting control group. The fasting group was divided into two sub-groups based on the time of ultrasound examination during the day of fasting (between 0-8 hours and 9-16 hours) and three sub-groups according to the number of fasting days (1-10 days, 11-20 days and 21-30 days). We compared ultrasonographic parameters of two main and the subgroups.
Results: B-mode and Doppler ultrasound findings did not differ between the two main groups (p > 0.05). In the comparison made according to the number of fasting days, the resistive index (RI) of the umbilical artery (UMA) was lower in the sub-group of 1-10 days than the others (p=0.019).
Conclusion: In pregnant women who had sahur and iftar meals regularly, Ramaddan fasting during long and hot days did not significantly alter obstetric B mod and Doppler ultrasound parameters, but fasting decreased the resistive index of the umbilical artery in the early days.
Keywords: pregnancy, Ramaddan, ultrasonography
ÖZ
Amaç: Ramazan ayı, yıl içerisinde bir ay süren ve gün doğumu ile gün batımı arasındaki sürede yemek ve içmenin yasak olduğu oruç tutulan aydır. Çalışmamızda 2014 yılı Ramazan ayının sıcak ve uzun günlerinde açlık ve susuzluğun, obstetrik B-mod ve Doppler ultrasonografi (US) parametrelerine etkisi olup olmadığını araştırdık.
Gereç ve Yöntem: 28 Haziran-27 Temmuz 2014 tarihleri arasında obstetrik US istemiyle bölümümüze başvuran toplam 187 gebe çalışmamıza dahil edildi. Doksan beş gebe oruç tutan grubu oluştururken, 92 gebe de oruç tutmayan kontrol grubunu oluşturdu. Oruç tutan grup US inceleme esnasındaki, açlık süresine göre iki alt gruba (0-8 saat ve 9-16 saat) ve tutulan oruç gün sayısına göre de üç alt gruba (1-10 gün, 11-20 gün ve 21-30 gün) ayrıldı. İki ana ve alt grupların ultrasonografik parametreleri karşılaştırıldı.
Bulgular: İki ana grup arasında B-mod ve Doppler US bulguları bakımından fark yoktu (p>0.05). Oruç gün sayısına göre yapılan karşılaştırmada ise, 1-10 gün alt grubunda umbilikal arter resitif indeks (UMA Rİ) değerleri, diğer alt gruplardan düşük çıktı (p=0.019).
Sonuç: Düzenli sahur ve iftar yapan gebelerde uzun ve sıcak günlerde oruç tutma, B- mod ve Doppler US parametrelerini anlamlı olarak değiştirmemekte, ancak oruç tutulan ilk günlerde UMA Rİ azalmaktadır.
Keywords: gebelik, Ramazan, ultrasonografi